“Sosyal Bağ Evi”: 6 Şubat Depremlerinde Yerlerinden Olan Yaşlıların Bulundukları Mekânlara Uyumlarında Sosyal Bağların Rolü” isimli TÜBİTAK ARDEB1001 kapsamındaki 123K472 numaralı projede 6 Şubat Depremlerinde yerlerinden olmaları nedeniyle kırılganlıkları artan yaşlıların bulundukları yeni yerleşim yerlerinde sosyal bağlarla nasıl toplumsal bir direnç kazandıkları araştırılmaktadır.
Araştırmada afet sonrası iyileştirme aşamasında yerlerinden olmuş yaşlıların bulundukları yeni yerleşim yerlerine sosyal uyum sağlamaları için sosyal bağların rolüne odaklanılmaktadır. Bu minvalde, yerlerinden olmuş yaşlıların bulundukları yerlerdeki bağlayıcı bağlarına (mikro), köprü kurucu bağlarına (mezzo) ve birleştirici bağlarına (makro) düzeyde bakılarak iyileştirme açısından sosyal uyum düzeyleri incelenmektedir. Ek olarak hemşerilik bağları, kuşaklararası bağlar ve dijital bağlarla da artık yerlerinden olan yaşlıların bulundukları yerlere uyum sağlama stratejileri ve yaklaşımları incelenmektedir.
Depremzede yaşlıların sosyal uyum için sosyal bağlarının rolü üzerine yapılacak olan analizin ardından, geldikleri yerlerin hatıralarını dünyalarında canlı tutmak ve sosyal bağlarını ilk etapta dijital de olsa yeniden tesis etmek amacıyla Sosyal Bağ Evi modeli oluşturulmuştur.
Araştırmanın temel hedefleri şunlardır:
● Yaşlıların deprem sonrası kayıp ve yas sürecine uyumlarını artırmak,
● İçinde bulunulan süreçte psiko-sosyal sağaltımı sağlayacak mekanizmalar ile gelişebilecek olası ruh sağlığı problemlerine önleyici hizmetler geliştirmek,
● Yaşlıların toplumda oluşturulan algıda olduğu gibi “pasif”, “hasta”, ve “yük” olan kişiler değil, aktif bireyler olarak üretebilen ve diğer yaş gruplarıyla “kuşaklararası dayanışma” içerisinde tecrübelerini aktararak onlara faydalı olduklarını göstermek,
● Depremler nedeniyle kopan sosyal bağlarını, koruyucu ve önleyici bir önlem olarak ilk etapta dijital bir ortamda olsa yeniden inşa edip yaşlıların bulundukları yerlerde de sosyal izolasyon ve eşitsizlik uygulamalarına maruz kalmalarının önüne geçmek.
Saha çalışması kapsamında 6 Şubat Depremleri sonrası İstanbul’a göç etmiş 40 yaşlı depremzedenin sosyo-demografik incelemesi yapılacak ve Sosyal Kırılganlık İndeksleri çıkarılmıştır. Sonrasında ise 25 yaşlı depremzede amaçlı bir yolla seçilerek, mikro düzeyde, bağlayıcı bağ kurdukları 15 kişi, mezzo düzeyde köprü kurucu bağ kurdukları 15 kişi ve makro düzeyde birleştirici bağ kurdukları 15 kişi yaşlı depremzedeler dahil toplamda 70 derinlemesine görüşme yapılmaktadır. Görüşmelerde yaşlı depremzedelere ve üç farklı düzeyde sosyal bağ kurdukları kişilere sosyal bağların onlar için bulundukları yerlere uyum açısından rolü sorulacaktır. Görüşmelerden elde veriler doğrultusunda öne çıkan temalar ekseninde odak grup çalışması ekseni oluşturulacaktır. Sosyal bağları güçlü aktif yaşlı depremzedelerden 6 kişinin de olacağı her düzeyden üçer kişinin de dahil oldukları 15 kişilik karma odak grup çalışması da yapılacaktır. Bu araştırmada, araştırma konusu olgu bilim çerçevesinde tematik analizle ele alınacaktır. Dolayısıyla, yerlerinden olan yaşlıların toplumsal dayanışma ve dirençliliği incelenmesiyle birlikte bu nüfus grubunun yaşadığı sorunlara yönelik çözüm önerileri geliştirilecektir. Ayrıca, disiplinler arası bir perspektiften özenle seçilmiş 1 yürütücü, 3 araştırmacı, 3 bursiyer ve 1 danışman bilgi birikimleri ve yaşanmış tecrübeleri de çalışmaya yansıtılacaktır.